Bu mektubu mutlaka okuyun!

Sınav maratonu her ne kadar sona erse de öğrencilerin de velilerin de heyecanı hâlâ dorukta. 

Görünen o ki sonuçlar açıklansa da rahatlamayacaklar. Tam tersine heyecanın yerini bu kez “Ya kazanamazsam”, “Ya istediğim yere giremezsem” tedirginliği alacak. 

Her şey yolunda giderse ve istediği üniversitenin, istediği fakültesine girenleri, bu kez de kayıt, barınma, ulaşım, burs ve yeni bir çevre gibi hayati sorunlar bekliyor ki, her biri, her gün yeni bir stres kaynağı olacak. 

Adaylar değişse de kırk yıldır bu tabloyu çok yakından izliyor, adaylar ve aileleriyle birlikte aynı heyecanı paylaşıyoruz. 

Artık yeterince deneyim kazandığımız için sürekli olarak “Sakin olun” önerisinde bulunuyoruz ama çoğu zaman “Uzaktan gazel okumak kolay. Gelecek sizin geleceğiniz değil bizim geleceğimiz” diye ters tepiyor. 

Oysa sonraki yıllarda üniversite de bitip taşlar yerli yerine oturduğunda, bu kez aynı tavsiyeleri kendileri yapıyorlar… 

“Panik olmayın” 

Lise ve üniversiteye hazırlarken bizi izleyen okurlarımızın şimdi çocukları sınava girerken takip ettikleri adresin yine Milliyet olması, sizleri bilemeyiz ama bizim açımızdan çok sevindirici. 

Daha da güzeli, veliler ile öğrenciler arası dayanışma. 

Geriye dönük öğrenci deneyimlerini sık sık paylaşıyorduk, bu kez önceki yıllarda kendisi de bir sınav annesi olan bir okurumuzun çok önemli paylaşımını takdirlerinize sunuyoruz: 

“Merhaba 

İlk kez 2019 yılında oğlumun LGS sınavı sonrası, çok da iyi bir puan alamadığımız için yazmıştım size ve sizin bu cevabınızla biraz da olsa sakinleşip bir yola çıkmıştık. Oğlum şu anda Cerrahpaşa’da okuyor, yaz programı olarak kendi uğraşlarıyla 3 aylık ABD ziyaretine çıkıyor. Prag’da aynı bölüm için tam burs aldı, belki de döndükten sonra yoluna orada devam edecek. LGS ve YKS ile hayatın sınavla başlayıp, sınavla bitmediğini bazen de her şeyin yolda öğrenilebileceğini öğrendik. Ki o zaman sizden bu cevabı almasaydık hâlâ panik halinde yaşayan ebeveynler olarak sürdürecektik hayatımızı. Teşekkürü bir borç bildiğim için yazıyorum size. Yaşadıklarımız, bizim gibi panikleyip çocuklarının üzerine giden anne babalara örnek olsun isterim. Saygılar…” 

Son günlerde çok yazdım ama bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyorum: 

Çocuklarınıza güvenin. Sistemin onları değersizleştirmesine asla izin vermeyin. Su bir şekilde akıp yolunu buluyor. Tıpkı yukarıdaki öğrencimizde olduğu gibi… Şu günlerde dünyanın en rahat insanlarından biri olun, “Orası olmazsa şurası olur. O da olmaza burası da hiç fena değil” noktasına geldiğinizde, gerisi su gibi akacaktır. 

Hayat bir maratondur ve önemli olan ilk yüz metrelerde en önlerde olmak değil, yarışı tamamlamaktır… Bu konudaki en büyük yanılgılardan biri de puana ve popülariteye göre bir sıralama yapılmasıdır. 

En iyi öğretim kurumları en yüksek puanlı olan okullar olmadığı gibi, en iyi meslekler de en popüler olanlar değildir… 

Özetin özeti: Yanlış üzerine yanlış yapan sistemin sizi götüreceği yere değil, kendi istediğiniz yere gidin… 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir